10 Aralık 2013 Salı

KAFAYI MEŞGUL ETMEK...

Sabah kalktım aynada kendime kocaman seslerle GÜNAYDIIIIIIIIN, ne kadar güzel bir gün dedim, derince bir nefes aldım, kendimi ne kadar iyi hissettiğimi düşündüm:)

İyi geldi...

Her cuma ve pazar akşamı yolculuklarından sonra pazartesi günleri bana çok zor geliyor, resmen depresyonun dibi oluyorum...
Hem hafta sonunun yorgunluğu hem yolculuğun yorgunluğu hem de yol stresi beni bitiriyor ve pazartesi günlerim gerçekten kötü geçiyor...

2.tayin dilekçeme de olumsuz cevap geleceğini duyduğumdan beri zaten kendimde değilim...
Ruh gibiydim...
kendime gelmem zaman aldı...
üstüne değer verdiğim arkadaşlarımın absürt tavırları,
aldığım kilolar,
çocuğumdan ve eşimden ayrı kalmam,
her hafta yapılan yolculuklar.....

yine bir titreme gerektiriyordu...
titredim ve kendime geldim :D

hafta sonu eşimle konuşuyoruz, sen 10 kilo ver ben 15 kilo veririm yok sen veremezsin kaç senedir vericem diye gezip duruyorsun tık yok vs.. vs..
bunlar beni gaza getirmek için kullanılan sözlerdi ama artık işlemiyor bana...
bizi dinleyen babam dedi ki sen gerçekten kilo vermek istiyor musun? o zaman internetten aç Dr Ender Saraç incelten 10 hareket yaz Google a orda gösterdiği 10 hareketi sabah akşam 15 er dakika yap dedi ben 2 ayda 90 dan 78 e indim dedi.
sende yap kesin faydasını görürsün dedi. bu bana iyi geldi ama kafamı mesaj attığımda aradığımda bana dönmeyen yanlarına gittiğimde konuşmak yerine telefonlarıyla ilgilenmeyi seçen arkadaşlarıma, tayinimin olmadığını öğrendiğimden beri yaşadığım bunalımıma vs. vs.. iyi geleceğini düşündüm ve
bende;
2 gündür sabah akşam 15 er dakika yaptım,
Günde 2 litre de su içiyorum,
ekmeği sadece sabah kahvaltısında 2 dilim yedim,
şekeri hayatımdan çıkarttım
günde 2 sabah ve akşam birer fincanda şu meşhur sarımsak çayı var mutlaka duymuşsunuzdur ondan içiyorum:)
çok azmettimmmm vereceğim kiloları...
dün de yeni bir şey daha öğrendim;
Dr. Gürkan Kubilay'ın  6 ayda tam 25 kilo veren Cihan Hacıseyitoğlu’nun nasıl zayıfladığını, Kilosunu nasıl koruduğunu ve Cihan Hacıseyitoğlu’nun 7 günlük diyet listesini "Melek programında" paylaşmış.
onu buldum internetten blog yazarlarından bazıları paylaşmış, o listeyi de indirdim bir güzel bir mutfağım yok ama listedeki malzemeleri alıp sağda solda yapıp uygulayacağım
kendime 2 ay verdim:)
2 ay içinde 2 beden inceleceğim zaten dilek listemdeki dileklerimden biriydi...

sonra bir zamanlar oğluma ördüğüm amigurumi tekniği ile bir bebek vardı (resimde ki) yapabildiğim tek örgü olan bunu kullanarak minik bebekler yapmaya karar verdim:)
örnek vermek gerekirse bu arkadaşın sayfasından bakabilirsiniz...

http://hayalarkadaslarim.blogspot.com/2013/08/sarsn-bukle-bebek.html

(tabi bu blogdaki arkadaş kendini aşmış profesyonele bağlamış, kendisini buradan da tebrik etmek istiyorum linki direk aldım koydum umarım sorun olmaz...)

benim yaptığım gayet yamuk yumuk olmuştu pek bir şeye benzemedi ama bir arkadaşın tavsiyesi belki örmek iyi gelir :D ben örmeyi 1-2 kez denedim stres atmaktan çok stres olmuşluğum var o yüzden bulaşmazdım ama o kadar çok boş vaktim var ki akşamları bulunduğum yerde dışarı çıkmak mümkün değil ya 4 ayaklılar ya 2 ayaklılar rahat bırakmaz insanı...

kitap oku tv izle nereye kadar...
öyle yetenekli bir insan da değilim ki ör dik biç yapayım...
şimdilik kafayı zayıflamaya ve örgü örmeye takmış durumdayım:)
başka önerisi olan varsa buyursun yazsın...
Sevgiler
E.

4 Aralık 2013 Çarşamba

CANIM SIKKIN

bu ne mutsuzluk arkadaş, beyni pozitif yönlendirmeye çalışıyorum beceremiyorum yapıştı üstüme bir huzursuzluk can sıkıntısı geçmek bilmiyor....
sürekli yanlış şeyler yaptığımı düşünmekten yoruldum...
ne yapacağımı bilmiyorum...
insanlarla iletişim sorunu yaşıyorum resmen
nasıl çözeceğim bunu bilmiyorum....
herkes yanlış anlıyor beni
ki anladığım kadarıyla yanlış ifade ediyorum kendimi
yoksa herkesin yanlış anlaması tuhaf değil mi

bu durumu düzeltmem lazım
önerisi olan varsa lütfen yazsın...

19 Kasım 2013 Salı

Tüketiyoruz...



Yemekleri tüketiyoruz,
ilişkileri tüketiyoruz,
sevgileri, aşkları tüketiyoruz,
birbirimizi tüketiyoruz.....

Yoruyoruz kendimizi de çevremizdekileri de...
Sevgi, hoşgörü, anlayış yok...
Hayat denen bu rüya da kabus görmeye endeksliyiz..
Seviyoruz dramı, göz yaşını,
Gülmek çok zor geliyor...
Acı çekmek vazgeçilmezimiz...

Kimse kimsenin mutluluğunu istemiyor,
Kimse kimsenin başarısını çekemiyor,
Bir kıskançlık bir kıskançlık...
Başkalarının mutluluğu bizim mutsuzluk kaynağımız...

Her şeyimiz var her şey elimizin altında ama kıymet bilmiyoruz...
Tüketip atıyoruz, kullanıp atıyoruz, bunalıp atıyoruz...
Yiyip bitiriyoruz...

E.
 

12 Kasım 2013 Salı

Yine Yeniden....

Nerden başlasam bilmiyorum...
Plan tıkır tıkır işlerken bir aksaklık oluştu...
Ev taşındı, kutular açıldı eve yerleşildi,
İzin bayram tatiliyle birleştirildi...
Bir düzen kuruldu...

Ama sonra ne oldu allak bullak oldum

Tayin dilekçeme olumsuz yanıt geldi...

ve ben valizimi ağlaya ağlaya hazırladım
Hep birlikte çıktık yola oğlumu bir yerde kocamı bir yerde bırakıp kürkçü dükkanına geri döndüm....
Üstelik bir evim yok artık...
Bir göz odada kalıyorum...

Çok mutsuzum, mutsuzluktan ölebilirim...
 

20 Eylül 2013 Cuma

Plan İşlerken...

EVETTTT,
2. adıma geçmiş bulunmaktayız,
eşyalar kutulandı, taşınacağımız evin elektriği de tamam,
yarın taşınarak 1 aylık izne de ayrılıp ev, çocuk ve kocamla zaman geçireceğim.
3.adıma 1 kala:)
dilerim tayinim olur ve dilerim bir daha ayrılık yaşamak zorunda kalmayız...

sevgiler.

E.

16 Eylül 2013 Pazartesi

Hafta Sonu Özeti

Evetttt,
2.adıma geçmiş bulunmaktayız,
Sevgili Eşim,
En büyük destekçim,
Kıyamadı bana geldi hafta sonu yardıma,
Zaten gitmeye hazır ayakta bekleyen eşyalarımızı koliledik, kutuladık,
her yer her yere girdi,
bana son rötuşları yapmak kaldı....
Canımı sıkan 2 üst makamın dilekçemi onaylamayabilir olması:)
Biliyorum bu riski göze alarak çıktım bu yola,
Ufak tefek pürüzler olacak farkındayım,
ama tek dileğim en az hasarla atlatabilmek...

Hala pozitif düşünmeye devam...

Bugün okullar açılıyor,
küçük prensimi bulunduğum şehirde yazdırmıştım okula
ama evi taşımaya karar verince vazgeçtim bu durumdan,
Babasının yaşadığı şehirde gidecek okula; aldığım yıllık izinler bitince...

Kimseye yük olmak istemiyorum...
Kendi yağımızla kavrulmak istiyorum...
Ama bu geçiş sürecinde aileme ve akrabalarıma ihtiyacım var...
Sağ olsunlar desteklerini hiç esirgemiyorlar ama ben nedense çok üzülüyorum...

Sevgiler.
E.

12 Eylül 2013 Perşembe

ŞU SONRADAN AKIL VERENLER VARYAAA....

Kafamda bir plan yaptım;
Tayin dilekçesi verdim, olur olmaz net bir bilgim yok,
Evi kocamın yaşadığı şehre gönderiyorum,
Yıllık izin alıyorum ve bayramla birleştiriyorum,
o sıra da dilekçeme olumlu cevap gelirse sorun yok,
evi gönderdiğim şehirde yaşamaya devam,
ha yok olumsuz olursa gelip misafirhanede kalacağım...
buraya kadar her şey güzel kafamda şekillendirdiğim planım işliyor,
Dilekçe verildi, kutular ayarlandı eşyalar toplanmaya başladı bile...

Ama gel gelelim bu Türk toplumunun olumsuz beyin gücü beni de pes ettiriyor arkadaş, iş arkadaşlarıma evi taşımak için kargo lazım ücretler almış başını gitmiş diyorum, dönüp bana siz 1 sene önceden yanlış yaptınız evi taşımasaydınız diyor biri, öteki lojman da iki kanepe atıp kalsaydınız, oradaki eşyalarınızı depoya koysaydınız, sahi neden getirdiniz ki evi, bir diğeri diyor her şeyi açmasaydınız bari vs. vs..

İlk önce söylediklerine cevap vermeye çalıştım ama sonra onu da bıraktım diyorum arkadaşlar geçmiş gitmiş şimdi bunları konuşmanın bana ne yararı var?
Lojmana çıksaymışım ilk geldiğimde size lojman verilmiyor diyen adam söylüyor bunu bir de yaa...

Daha da bu lafın üstüne döner bu yazıyı yazarım...

Olumsuzlardan uzak durmak dileklerimle

Sevgiler...
E.